Son günlerde Hırvatistan, şiddetli yağışlar ve fırtınanın etkisi altına girdi. Bu olumsuz hava koşulları, özellikle Adriyatik Denizi'nde oldukça tehlikeli sonuçlar doğurdu. Hava durumu, yalnızca günlük yaşamı etkilemekle kalmadı, aynı zamanda deniz ulaşımını da tehdit etti. Hırvatistan'ın zirve turistik bölgelerinden biri olan Split'te, bir feribotun başka bir gemiye çarpması sonucu korku dolu anlar yaşandı. Batan geminin varlığı, bölgedeki deniz trafiğini tamamen alt üst ederken, olayın ardından yapılan kurtarma çalışmaları da dikkat çekti.

Şiddetli Hava Koşulları Neleri Beraberinde Getirdi?

Hırvatistan'da son haftalarda meydana gelen aşırı yağış ve fırtına, adeta bir doğa felaketi görüntüsü sundu. Yerel meteoroloji uzmanları, bu koşulların özellikle Ekim ayının sonlarına yaklaşıldığında sıkça yaşandığına dikkat çekerek, ulusal ve uluslararası deniz seferlerinin tehlikeye girmekte olduğunu belirttiler. Feribot seferleri, bu fırtınalı hava koşullarında dalgaların yükselmesi ve rüzgârın hızlanması sebebiyle ertelendi. Ancak bazı seferler, hava koşullarına aldırış etmeden sürdürülmeye devam etti. İşte, bu durum büyük bir kazayı da beraberinde getirdi.

Pazar sabahı, rüzgârın saatte 90 km'ye kadar çıktığı Split Limanı'nda, bir yolcu feribotu, yan yana demirlemiş olan bir yük gemisine çarptı. Çarpmanın etkisiyle yük gemisi, büyük bir gürültüyle yan yatmaya başladı. Denizdeki dalgalar, olayı daha da korkutucu hale getirirken, olay yerine hızlı bir şekilde kurtarma ekipleri sevk edildi. Çarpma anında feribotta yaklaşık 150 yolcu bulunuyordu. Neyse ki, olayda yaralanan kimse olmadı, ancak yolcular büyük bir panik yaşadı.

Olayın Ardından Yapılan Kurtarma Çalışmaları

Olayın hemen ardından, limana hem denizden hem de karadan çok sayıda kurtarma ekibi yönlendirildi. Serbest bırakılan yük gemisinin mürettebatı hızla tahliye edildi ve olay yerinde herhangi bir yaralanmanın olmaması, ekiplerin en büyük şansı oldu. Hırvatistan Sahil Güvenlik birimleri, deniz trafiğini aksamadan yönetebilmek için büyük bir çaba harcarken, feribotun çevresindeki suların hızlı bir şekilde temizlenmesi için acil durum planlarını devreye soktular. Olay bölgesinde suların durumu oldukça tehlikeli gözükmekteydi, bu da kurtarma çalışmalarını yangın ve kurtarma hizmetleri açısından zorlaştırıyordu.

Yerel liderler ve Hırvatistan hükümeti, bu olayın ardından deniz ulaşımında güvenliği sağlamak için ciddi bir acil durum yönetim planı yapmayı taahhüt ettiler. Hava koşullarının düzelmesi ile birlikte, feribot ve diğer gemilerin seferlerine ne zaman başlayacağı konusunda bilgi vermeyi planlıyorlar. Ek olarak, halkın ve turistlerin güvenliğini sağlamak amacıyla hava durumu izleme sistemlerinin daha etkili hale getirilmesi gerektiği vurgulandı.

Olayın ardından pek çok kişi sosyal medya üzerinden endişelerini dile getirerek, Hırvatistan'ın popüler turistik destinasyonlarında bu tür felaketlerin nasıl önlenebileceği hakkında görüş alışverişinde bulundu. Birçok uzman, iklim değişikliğinin bu tür hava koşullarının sıklığını artırdığını savunarak, Hırvatistan’ın bu konuda daha fazla önlem alması gerektiğinin altını çizdi.

Özetlemek gerekirse, Hırvatistan'daki bu üzücü olay, yalnızca deniz taşımacılığı için değil, aynı zamanda bölgenin turizm endüstrisi için de büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Yağışların ve fırtınaların devam etmesi halinde, yerel yönetimlerin bu tür felaketlerle daha etkili bir şekilde başa çıkmak için stratejiler geliştirmesi gerektiği kesindir. Hırvatistan halkı ve turistler, önümüzdeki günlerde hava koşullarının nasıl seyredeceğini merakla bekliyor.