Türkiye'nin kuzey kıyılarında yer alan Karadeniz, zengin deniz ürünleri ve özellikle de hamsi ile ünlü. Her yıl siyasi ve ekonomik dalgalanmalara rağmen, balıkçı tekneleri hamsi avı için okyanusun derinliklerine açılır. Ancak bu yıl, balıkçıları zor durumda bırakan bir durum yaşandı: Hamsi avı beklenenden çok daha erken sona erdi. Av sezonunun kaçırılması birçok balıkçının umutlarını suya düşürdü. Peki, bu durumun ardında yatan nedenler neler? Hamsinin bu yılki durumu, balıkçılık sektörüne etkileri ve geleceği hakkında neler söylenebilir? İşte detaylar...

Hamsinin Geri Dönüşü ve Beklentiler

Her yıl kasım ve aralık aylarında avlanması beklenen hamsi, bu yıl birçok balıkçı için nezaman başlasa da tamamen karaya çıkmadan değişim yaşadı. Özellikle suda gerçekleşen iklim değişiklikleri ve hava şartlarının dengesizliği, hamsinin özellikle üreme dönemini etkiledi. Uzmanlar, hamsinin bu yıl beklenenden çok daha az sayıda olduğunu ve besin zincirinin kırılmasından kaynaklanan sorunları dile getirdi. Av sezonuna hazırlanan balıkçılar, böyle bir durumu asla öngöremezdi. Hamsinin beklenenden daha erken gitmesi, birçok teknenin av alanı bulmakta zorlanmasına ve dolayısıyla erken paydos etmelerine neden oldu. Ayrıca, çeşitli kooperatifler ve balıkçılar arasında yapılan anketler, insanların bu yıl hamsiye erişimini ve gelirlerini de aşırı şekilde etkilediğini ortaya koyuyor. Hamsinin yokluğu, özellikle balıkçılıkla geçinen aileler için bir hayal kırıklığı ve büyük mali kayıplara yol açıyor.

Gelecekte Hamsi Tehdidi: İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Balıkçılık

Söylenenlere göre, hamsinin yokluğunda iklim değişikliği ve denizlerin aşırı avlanması başlıca nedenler arasında yer alıyor. İklim değişikliği, su sıcaklıklarının artması ve ekosistem dengesinin bozulmasına neden olmaktadır. Uzmanlar, gelecekte bu durumun daha da kötüleşeceğini ve hamsinin de dahil olduğu birçok balık türünün tehlikeye girebileceğini belirtiyor. Bu yüzden, balıkçılık sektöründe sürdürülebilir bir yaklaşıma ihtiyaç var. Hükümetlerin ve balıkçılık kooperatiflerinin bu duruma acil olarak el atması ve denizlerin korunmasına yönelik önlemler alması gerektiği vurgulanıyor. Böylece, gelecekte sağlıklı bir deniz ekosisteminin devamlılığı sağlanabilir. Hamsinin hayatımızdaki yerini koruyabilmesi için balıkçıların, çevreyi koruma noktasında bilinçlenmesi ve eğitim programlarının başlatılması önem kazanıyor.

Sonuç olarak, 2023 yılındaki hamsi avı durumu, sadece balıkçılar değil, aynı zamanda tüketiciler için de büyük bir kayıp oldu. Balıkçıların uzun zamandır beklediği hamsi, bu yıl daha erken paydos ettikleri için umdukları gelir elde edemedi. Eğer ki bu durum devam ederse, gelecekte daha fazla hamsinin kaybı söz konusu olacak ve birçok balıkçı ailesinin maddi durumu sarsılacaktır. Dik bir gelişme yaşamak için, sektörün tüm paydaşlarının harekete geçmesi şart. Hamsi biliyorsunuz, sadece sportif bir av değil, kültürel bir öğe, gözde bir yiyecek. Şimdi bu sorunu çözmek değil, önümüzdeki yıllarda bu kaygıları yaşamamak için alınacak tedbirler üzerine düşünmenin tam zamanı.