Son dönemde Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler, bölgedeki dengeleri yeniden şekillendiriyor. Özellikle Suriye’deki iç savaşın sona ermesiyle başlayan tartışmalar, birçok aktör arasında gerilimi artırmaya devam ediyor. Bu bağlamda, ABD'nin Suriye Büyükelçisi Jeffrey Barrack, Şam yönetimi ile PKK/YPG arasındaki ilişkileri değerlendirerek önemli açıklamalarda bulundu. Barrack, iki taraf arasındaki sorunların hala derin olduğunu ve bu durumun bölgesel istikrarı olumsuz etkileyebileceğini ifade etti.
Büyükelçi Barrack, Suriye hükümeti ile PKK/YPG arasında süregelen sorunların nedenlerine değindi. PKK/YPG'nin, Suriye'deki en güçlü Kürt gruplardan biri olduğunu ve belirli bölgelere hakim olduğunu belirten Barrack, bu güç mücadelesinin uluslararası ilişkiler açısından da etkileri olduğunu vurguladı. ABD'nin, PKK/YPG'ye verdiği desteğin hem ulusal güvenlik stratejisi hem de bölgedeki terörle mücadele politikaları açısından önemli olduğunu söyleyen Barrack, bu desteklerin devam edeceğini ancak Suriye hükümetinin de ciddiye alınması gerektiğini belirtti.
Şam yönetimi, PKK/YPG'nin Suriye'nin kuzeyinde genişlemesine karşı çıkarken, ABD'nin bu gruba verdiği destekten dolayı rahatsızlık duyduğunu her fırsatta ifade ediyor. Barrack, bu güçlerin Suriye'deki çatışmalara yeni bir boyut kazandırdığını ve bu durumun hem yerel halk hem de uluslararası topluluk için büyük bir sorun oluşturduğunu kaydetti. Ayrıca, PKK/YPG'nin bazı bölgelere daha fazla hakim olmaya çalışması, Şam yönetimi ile gerginlikleri artırıyor. Bu çatışmanın sona ermesi için ne tür adımlar atılması gerektiği konusunda geniş bir görüş birliğine ihtiyaç olduğunun altını çizen Barrack, diplomasi yollarının mutlaka açık tutulması gerektiğini vurguladı.
Büyükelçi Barrack, konuşmasında Şam yönetimi ile Kürt gruplar arasındaki gerginliğin, bölgenin huzuru üzerinde ne denli büyük bir tehdit oluşturduğunu ortaya koydu. PKK/YPG’nin uzantısı olarak bilinen grupların, Suriye içindeki stratejik hamleleri, hem yerel hem de uluslararası stratejik hesapların değişmesine yol açabileceğini ifade etti. Böylece, PKK/YPG ile olan çatışmanın sadece Suriye ile sınırlı kalmayıp, komşu ülkelerle de ilişkilerini etkileyebileceği uyarısında bulundu. Bu durumun domino etkisi yaratabileceği ve bölgedeki diğer aktörlerin de bu çatışmadan etkilenebileceği kaygısını taşıyan Barrack, uluslararası iş birliği ve dayanışma vurgusunu elden bırakmadı.
Ayrıca, ABD'nin Suriye'deki varlığının, PKK/YPG’ye dair politikalarının yanı sıra, Suriye hükümeti ile olan ilişkilerini de etkileyip etkilemeyeceği sorusuna da yanıt veren Barrack, ABD'nin Suriye'nin bütünlüğünü desteklediğini ortaya koydu. Ancak, bu desteklerin de belirli dengeler gözetilerek sağlanmasının gerektiğini bildirdi. PKK/YPG’nin, bölgedeki ulusal sınırları tehdit edici faaliyetlerinin, tüm tarafların yeniden değerlendirmeleri gereken bir durum olduğunu belirterek, bu tür eylemlerin hem yerel topluluklar üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini hem de uluslararası düzeni tehdit edebileceğini ifade etti.
Sonuç olarak, Büyükelçi Barrack’ın yaptığı bu önemli açıklamalar, Suriye’nin geleceğine yönelik belirsizliklerin devam ettiğini gözler önüne seriyor. Şam yönetimi ile PKK/YPG arasındaki gerilim, sadece iç politika açısından değil, bölgesel güvenlik açısından da ciddi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle, tarafların bir araya gelerek diyalog yoluyla çözümler üretmeye çalışması, bölgenin istikrarı açısından kritik bir öneme sahip görünmektedir. ABD’nin bu süreçte nasıl bir rol oynayacağı ve hangi stratejik adımları atacağı ise, uluslararası platformda dikkatle izlenmeye devam edecek.